Kaktüs Yetiştiriciliği
Kaktüs, bakımı kolay çicek isteyen çicekseverler tarafından en çok tercih edilen çiceklerden birisidir. Evde,mutfakta,işyerinde,ofiste ve birçok yerde rahatlıkla bakılabilen Kaktüs, mükkemel bir süs çiceği olarak dikkat çekmektedir. Bakımının kolaylığı ve hoş görüntüsü nedeniyle bulunduğu her alana ayrı bir hava katabilmektedir.
Dikenli yapısı ve ufak boyutuyla dikkat çeken bu çicek uygun koşullar sağlandığı takdirde hemen hemen tüm şartlarda rahatlıkla bakılabilmekte ve yetiştirilebilmektedir. Kaktüs bakarken ve yetiştirirken dikkat etmeniz gereken bazı önemli detaylar elbette mevcut. Yazımızın devamını okuyarak bu detaylar hakkında bilgi edinebilirsiniz.
Saksı Seçimine Dikkat!
Kaktüs’ü yetiştireceğiniz Saksı, bu dikenli çiceğin sağlıklı yetişebilmesi açısından oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Kaktüs’ü yerleştireceğiniz Saksı’nın etrafının delikli olması gerekmektedir. Bunun sebebi ise bilindiği üzere bir Çöl bitkisi olan Kaktüs’ün suyu fazla sevmemesidir. Kaktüs, ihtiyacı kadar suyu emer ve fazla olan suyun ise deliklerden dökülmesi gerekmektedir.
Bir çöl bitkisi olan Kaktüs fazla rüzgarı da sevmez. Fazla rüzgarda kalan bir kaktüs’ün yaprakları solabilir ve canlılığını yitirebilirler. Bu nedenle Saksı’yı fazla rüzgar almayan bir yere konumlandırmanız gerekmektedir.
Topraksız tarım sistemi, geleneksel toprak bazlı tarıma alternatif bir yöntemdir. Bu yöntemde bitkiler, besin ve suyu doğrudan köklerine uygulanarak yetiştirilir. Topraksız tarım sistemi, düşük maliyeti, yüksek verimliliği ve daha az su kullanımı ile öne çıkmaktadır. Ancak, yaban hayatının zarar vermesi durumunda, topraksız tarım sistemleri daha kolay bir şekilde hasara uğrayabilir. Bu nedenle, yaban hayatını önlemek için önlemler alınması önemlidir.
Topraksız tarım yöntemleri, geleneksel tarım yöntemlerine alternatif olarak giderek daha fazla kabul görüyor. Bu yöntemler, bitkilerin topraksız ortamlarda yetiştirilmesine izin verirken, verimli bir şekilde bitki beslenmesini sağlamaktadır. Bu makalede, topraksız tarım için kullanılan farklı yetiştirme sistemlerine ve özelliklerine bakacağız.
(bkz: Hidroponik ) Sistem
Hidroponik sistem, bitkilerin topraksız bir ortamda büyümesini sağlar. Bitkiler, besinlerin su içinde çözünmüş olduğu bir ortamda yetiştirilirler. Bu sistemde, bitkilerin kökleri suyun içinde kalır ve besinler, su ile birlikte doğrudan köklere verilir. Hidroponik sistemlerde, su sirkülasyonu veya pompalama işlemleri genellikle otomatik olarak gerçekleştirilir.
Aeroponik Sistem
Aeroponik sistem, bitkilerin köklerinin tamamen havada olması prensibine dayanır. Bitkiler, köklerinin etrafında bir sprey sistemi kullanılarak besin çözeltisi püskürtülen bir hazne içinde yetiştirilirler. Bu sayede, bitkilerin kökleri daha fazla oksijen alır ve daha iyi büyürler.
akan su kültürü Sistem
Akıntılı sistemde, besinli su, bitkilerin köklerinin altından akar. Bu sistemde, bitkilerin kökleri, narin bir malzemeyle dolu bir konteynerin içinde bulunur. Su, konteynerin altından yavaşça akar ve kökler, su içindeki besinleri alır.
katı ortam kültürü Sistem
Sözde sistem, toprağın yerine yüksek yoğunluklu sözde bir ortam kullanır. Bu ortam, genellikle talaş, turba veya perlit gibi maddelerden yapılır. Bitkiler, bu ortamda büyürken,
Topraksız tarım yöntemleri, geleneksel tarım yöntemlerine alternatif olarak giderek daha fazla kabul görüyor. Bu yöntemler, bitkilerin topraksız ortamlarda yetiştirilmesine izin verirken, verimli bir şekilde bitki beslenmesini sağlamaktadır. Bu makalede, topraksız tarım için kullanılan farklı yetiştirme sistemlerine ve özelliklerine bakacağız.
(bkz: Hidroponik ) Sistem
Hidroponik sistem, bitkilerin topraksız bir ortamda büyümesini sağlar. Bitkiler, besinlerin su içinde çözünmüş olduğu bir ortamda yetiştirilirler. Bu sistemde, bitkilerin kökleri suyun içinde kalır ve besinler, su ile birlikte doğrudan köklere verilir. Hidroponik sistemlerde, su sirkülasyonu veya pompalama işlemleri genellikle otomatik olarak gerçekleştirilir.
Aeroponik Sistem
Aeroponik sistem, bitkilerin köklerinin tamamen havada olması prensibine dayanır. Bitkiler, köklerinin etrafında bir sprey sistemi kullanılarak besin çözeltisi püskürtülen bir hazne içinde yetiştirilirler. Bu sayede, bitkilerin kökleri daha fazla oksijen alır ve daha iyi büyürler.
akan su kültürü Sistem
Akıntılı sistemde, besinli su, bitkilerin köklerinin altından akar. Bu sistemde, bitkilerin kökleri, narin bir malzemeyle dolu bir konteynerin içinde bulunur. Su, konteynerin altından yavaşça akar ve kökler, su içindeki besinleri alır.
katı ortam kültürü Sistem
Sözde sistem, toprağın yerine yüksek yoğunluklu sözde bir ortam kullanır. Bu ortam, genellikle talaş, turba veya perlit gibi maddelerden yapılır. Bitkiler, bu ortamda büyürken,
Diyapoz (latince: diapause) kelimesi için, Böceklerin kendini koruma dönemi diyebiliriz. Böcekler yaşamsal faaliyetlerini sürdürmeleri için halihazırda şartların müsait olmadığı koşullardan kendilerini koruyarak yaşamsal faaliyetlirini sürdürebilme amacıyla bir süre yaptıkları; beslenmedikleri, hareketsiz kaldıkları ve fizyolojik olarak yaşamlar faaliyetlerini ise minimuma düşürdükleri evreye diyapoz denir. yaşam döngüsünde böceklerin önemli dönemlerinin herhangi birinde ortaya çıkabilir.
Yumurta, larva ve pupa dönemlerindeki diyapoz, gelişmede duraklama şeklinde görülür. Erginlerde ise üremede durma ve vücut yağının depolanması şeklindedir.yalancı ve gerçek diyapoz olmak üzere ikiye ayrılır. Mevsimsel olarak yaş ve kış olmak üzere ayrılmaktadır.
Yumurta, larva ve pupa dönemlerindeki diyapoz, gelişmede duraklama şeklinde görülür. Erginlerde ise üremede durma ve vücut yağının depolanması şeklindedir.yalancı ve gerçek diyapoz olmak üzere ikiye ayrılır. Mevsimsel olarak yaş ve kış olmak üzere ayrılmaktadır.
Bakanlığımız tarafından yeni dijital platform tanıtıldı, tarım üreticisiyle tüketici buluşturmayı amaçlayan platform üreticinin daha iyi fiyatlara ürününü pazarlaması tüketicinin daha uygun ve daha geniş ürüne ulaşabilmesini hedefliyor. Yıllardır tartışılan tarımda hiçbir üretim de yer almadan pastadan en çok payı alan aracılık sistemini süreçten çıkartmak amaçlanıyor umarım başarılı olur
Alman bir kimyacı'dır kendileri, Justus von Liebig bitki besleme de özellikle yaptığı çalışmalar ve ortaya koyduğu fikirlerin yasalaşması ile birlikte pek çok ülkede buluşları ziraat mühendisliği için derslerde okutulur hale gelmiştir. En bilineni ise kendi ismiyle anınan Liebig fıçısı veya asıl adıyla Liebig minimum yasası olarak adlandırılmaktadır. yasayı incelemek isterseniz (bkz: Minimum Yasası, Leibig Fıçısı Yasası) . tarımsal kimya alanında yoğunlaşan bilim insanı, özellikle bitkide azotun önemi vurgulayan geniş çaplı araştırmaları en önemlisidir bana göre. ayrıca gıda açısından da pek çok deneye çalışmaya imzasını atmıştır. amcamızın fotoğrafınıda şöyle iliştiriverelim [image src=www.zirai.net/wp-content/uploads/2020/07/Justus-von-Liebig.png]
Çinin wuhan kentinden yayılan çinlilerden nefret ettirecek düzeyde dünyayı etkileyen virüs. Tarım sektörünün önemini üretimin önemini ülkeye göstermiş gibi görünse de virüs sonrası unutulacak insanlar için geçici bir gündem malzemesi değildir umarım.ziraat mühendisleri olarak Riskli bir grupta önlemlerin sınırlı alınabileceği şartlarda sahada ter dökerken belki sağlık çalışanları gibi alkış almasakda zirai net olarak herbirinizi gönülden alkışlıyorum meslektaşlarım.
Ziraat mühendislerinin türkiyede ilk ve tek sözlüğü, ilk interaktif tarım sözlüğü. Amaçları bilgiyi en yalın haliyle ülke tarımına sunmak, mesleğimizde bir iletişim ve bilgi akışı oluşturmak. gündemdeki konuların en hızlı şekilde duyurulması sektördeki doğru ve yanlışların özgürce tartışılması amaçlanmaktadır.
Belgeyi aldıktan sonra çalışmıyorsanız 3 yılda bir vize işlemi yaptırmanız gerekir. Vizeyi bir eğitim seminere katılarak bunu beyan ederekte yapabilirsiniz. Tarımsal yayım ve danışmanlık sınavına çalışmak için ise Kaynak kitap önermek gerekirse bakanlığın kendi kitabı var ona çalışmanı ve geçmiş yıllarda çıkmış soruları çözmeniz yeterli olacaktır. Ekstra kaynağa ihtiyacınız yok internette gördüğünüz satıcılara boşuna paranızı kaptırmayın sevgili sözlük. Bakanlığın kitabının resmini buraya iliştiriyorum. [image src=i.ibb.co/MnYzKnV/BA2-D5-E0-E-0-BCA-463-E-9872-354-AC3097-D08.jpg]
Squash mosaic comovirus -Sqmv latince adlandırmaya sahip kabakta görülen bir virütik hastalıktır. Tohumla, mekanik olarak veya vektörü olduğu karpuz telli böceği ile taşınmaktadır. Hastalık sadece kabakta değil ayrıca hıyar, kavun ve karpuzda başlıca görülmektedir. Ayırt etmek adına belirtileri sıralamam gerekirse; genç bitkilerde virüsün etkisi daha yoğun ve güçlü görülmektedir, yaprakta klorotik sarı lekeler görülür yapraklarda kabarcık ve deformasyonlar oluşur, damarlarda ise yeşil damar bantlaşması ve yine deformasyonlar sıkça görülmektedir. Damarlar arasında daralmalar sıkılaşmalar dikkatleri çeker. Meyvelerdede şekil bozukluğu renk bozukluğu ve kabarıklık şeklinde görülmektedir.
genel olarak herkesin puanı düşük geldi. branş sıralamasını merakla bekliyorum 2018 yılındaki sıralamaya göre nasıl olacak hep birlikte göreceğiz. herkes puanlar düşsede iyi olacak diye tahmin yürütüyor bekleyip görelim.
Lateral türkçesi yanal anlamına gelmektedir. Lateral meristemler yanal olarak büyüme sağlayan doku hücreleridir. Yeryüzüne paralel büyümede sağlıyorlar diyebiliriz. Yanal bir büyüme sağladıkları için bir bitkide ki bulundukları dokuya bağlı olarak kalınlaşma ve büyüme sağlarlar. Kısacası bitkiyi kalınlaştırmak için bu meristamatik dokuların harekete geçmesi gerekte diyebiliriz.
Çim bitkisi peyzaj'ın herhalde olmazsa olmazıdır. toprağı tutması güzel bir görünüm vermesi ve kolay üretimi tercih edilen bir örtü bitkisi olmasını sağlar. yayıcı bir tür olmakla beraber oldukça kolay üretilmektedir. tek veya çok yıllık çeşitleri bulunmaktadır. bitki çeşitliliği stadyumdan, ev peyzajına kadar oldukça geniş yelpazede kullanım olanığı sağlar. buğdaygiller familyası üyesidir. örnek bir peyzaj ve çim fotoğrafı ise[image src=https://www.zirai.net/wp-content/uploads/2020/11/cim-bitkisi-peyzaj.jpg]
mesleki açıdan sadece Tarım, kırsal kesimi yakından ilgilendiriyor gibi görünse de genel ekonomiye yani ülke ekonomisine büyük katkısı olan bir meslek dalıdır. Bazı ülkelerin temel geçim kaynağı olan tarım; yöresel, küresel ve yöntemsel olarak uygulanır. Bu uygulama işine ise kısaca ziraat denir.
peki Ziraat Mühendisliği Nedir?
Yukarıda bahsetmiş olduğumuz tanım çerçevesinde baktığımızda ziraat mühendisliği; bitki, hayvan ve toprak gibi alanlarda uğraş veren bir daldır.Ziraat mühendisleri, ekilebilecek olan tarım arazilerinin belirlenmesi, ekili olan arazilerin erozyonla mücadelesi, sulama, projelendirme, üretim ve tüketime kadar olan süreçte bu alanda nitelik sahibi kişilerdir.
Ziraat mühendislerinin çalışma alanları oldukça fazladır. Örneğin; tohum, sera, ilaçlama, tarım makineleri, tarımsal projelendirmeler, tarım ekonomisi, hayvancılık ve bilir kişi gibi sayılabilir.Mühendisler, normal insanların bakış açısından çok daha farklı bir bakışa sahip olmak zorundadır. Bunun için bölümü sadece okuyup bitirmek yetmez, beceri ve yeteneğinde olması gerekir. Mühendislik bölümlerinin tamamıyla ilgili son söz, görüleni değil görülmeyeni görebilmektir.
Bazı eğitim bölümleri vardır ki, öğrencinin sosyalleşmesinin önüne bir engel çeker. Ancak mühendislik mesleği her zaman farklı algılamayı gerektirdiği için insanın yeteneklerini geliştirmeyi hedefler. Yani sizin toprağa baktığınızda gördüğünüz buğdaya değil, toprağa, rüzgara, topoğrafyaya ve iklime odaklanır. Bir mühendislik öğrencisini basit bir şekilde tanımlayacak olursak, otelde tatil yaparken güneş kremi kaç faktör olmalı şeklinde değil de, çimlerin ne kadar gübrelemeye ihtiyaç olduğunu düşünen kişidir.Sonuç olarak ziraat mühendisliği okumak için doğayı seviyor ve iç içe olmanız gerekir.
Gerekli bir platformdu. Tarım sözlük mühendislerin bir arada paylaşımda bulunacakları iletişim kuracakları sosyal bir platform ihtiyacı vardı. Umarım hakettiği değeri görür.
kısaca tanımlamak gerekirse; üst toprağın rüzgar, su, insan gibi pek çok dış etmenin verdiği sebeplerle aşınması mevcut konumunun dışına taşınması olayına denir. toprak yüzüyinde bulunan doğal bitki örtüsünün bazı sebeplerle yok edilmesi sonucu bu etmenlerinde yardımıyla toprak taşınır. türkiye'de erozyon istatistiklerinden söz etmem gerekirse yıllık 500 milyon ton kaybımız var malesef. arazilerin eğimi düzeyleri bu noktada çok önemlidir. toprak üstünde yer alan bitki örtüsünün tahribatı engellenmelidir. yanlış hayvan otlatmalar yanlış toprak kullanımı ve sürümü malesef her yıl ülkemizin geleceğine ciddi zarar vermektedir.
Etmeni Ficus virus I, Smith dir. incir'de görülen bu Hastalığın latince ismi ficus carica'dır. Ege bögesinde tüm incir ağaçlarında görülen ağaçlarda zayıflık, verim ve kalite düşüklüğüne neden olan bir hastalıktır. Bitkideki belirtileri ise; Ağaçtaki yapraklar mevsim ilerledikçe kahverengi veya siyah nekrotik yaprak lezyonlarına dönüşen açık yeşilden sarıya mozaik desenlere sahiptir. Yapraklar bozulabilir. Meyve ayrıca meyvelerin erken düşmesi nedeniyle verimde azalmaya yol açabilen mozaik desenleri de gösterebilir. Mozaik belirtiler yaz aylarında yüksek sıcaklıklarla şiddetlenebilir. yapraklar da dağınık sarı yeşilden açık sarıya kadar değişen çeşitli büyüklükte mozaik şeklinde lekelerdir. Hastalık meyvelerde de belirti verir. Olgunluğa yaklaşmış meyvelerde lekeler yaprağa benzer bir görünüm vermektedir. Yayılımı ise çelik, aşı ve vektörlerle olur. sertifikalı ve virüs etmeni barındırmıyan fidan dikimi çok önemlidir. mücadele yolları; ise Kimyasal mücadelesi yoktur. Vektörler kullanılarak mücadele yapılması önerilmektedir. hastalıklı bitkileri ayırılması yok edilmesi böylece yayılımının engellemesi sağlanabilir. Kışın ise ağaçtaki tomurcukları keserek, akar sayılarını ciddi azaltabilmek söz konusu olmaktadır. Hastalıkla ilgili sizlere bazı görsellerde ekleyeyim.[image src=www.zirai.net/incir-yaprak-mozaik-virus-2] [image src=www.zirai.net/wp-content/uploads/2020/06/incir-mozaik-1.jpg]
bu alımda ilk kez diğer alımlara göre bir fark olacak ve bu çok önemli oda şu ki; mevcut kamu kurumlarında çalışanlar bu atamada başvuru yapamayacak. geçmiş dönemlerde bu şekilde başvurular nedeniyle bazı kontenjanların boşa gittiği bir gerçekti ve bu büyük bir sorundu. bu yenilik bakanlıklar açısından da bir ilk, bu kuralı ilk kez (bkz: tarım bakanlığı) uygulayacak. diğer kamu kurumlarına da örnek olup onlarda da uygulanması büyük haksızlıkların önüne geçecektir. ziraat mühendisi ve ziraat teknikeri meslektaşlarıma hayırlı olmasını dilerim.
Tarım’da sıkça karşılaştığımız bir biyoloji terimi. Genel olarak özet geçmek gerekirse, bir bölgede yer alan, yaşamını sürdüren bitki ve hayvanların tümüdür diyebiliriz. Bir bölgedeki hayvan varlığına ise (bkz: fauna ) , bitki varlığına ise (bkz: flora ) denir. Bir tanım yapmamız gerekirse bir alan veya bölge de varlığını sürdüren flora ve fauna’ya biota yada biyota denir.
Bu durum ziraat mühendislinin hor görülmesine sebep olsada mühendis olmadıkları iddiasına varan saçma ithamlara sebebiyet versede ziraat fakültesi içinde okadar kapsamlı bölümleri barındırıyorki kendine ait bir fakülte kurulması gerekiyor. Hatta şuan gıda peyzaj ve su ürünleri gibi pek çok mühendislik dalı bu alandan kopmuştur. Kısacası ziraat mühendisliği bir mühendislik dalından çok daha fazlasıdır kendi içinde bile dallar çıkartmış koca bir alandır. Diğer Tüm mühendislikler toplandığında bir fakülteyi zor dolduruyorken ziraat fakültesi okadar geniş alanları var ki kendi içinden mühendislik fakültesini bile beslemiştir örnek gıda ve peyzaj verilebilir.
biraz garip bir konu gibi gelecektir, sizlere ama bunada bir başlık mı olur demeyin meraklısına güzel bir içerik.
Evde hayvan bakmak, o kadar kolay olmayabilir. Fakat kedi, köpek, balık, örümcek gibi çeşitli hayvanları evinde barındırıp büyüten birçok insan bulunmakta. Peki evde kuzu besleyen insanları biliyor musunuz?Evde kuzu beslemek, birçok insan tarafından ve özellikle köy işleri ile uğraşan insanlar tarafından gerçekleştirilmekte. Yeni doğmuş kuzular evde bir müddet bakılır ve yeterince büyüme aşamasına geldikten sonra koyun sürüsünün arasına katılır. Eğer ki evde kuzu beslerseniz bir süre sonra size bağlanır ve sizinle oynamak ister. Evde kuzu bakmak sanıldığı kadar zor değil. Yalnızca dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var.
Süt ile Besleyin: Henüz yeni doğmuş bir kuzu süt ile beslenmekte. Bir süre sonra yem alabilir hale gelecektir. Eğer ki evde kuzu besleme gibi bir hedefiniz var ise köye yakın bir yerde olmanız sizin için daha iyi olacaktır. Temizlik ve Bakımına Dikkat Edin: Kuzu, zaman zaman evi kirletebilir. Bu konuda hazırlıklı olmalısınız. Bundan dolayı uygun ortamların da hazır olduğunu teyit edip evde bir kuzu bakmaya başlayın. Büyüdükten Sonra Meraya Salın: Kuzu yaklaşık 1 ay boyunca evde beslendikten sonra artık yeterli seviyede büyüyeceği için koyun sürüsünün arasına katılmalı. Bu veda sizin için belki zor olacak ama onu kendi ailesinin içine katmalı ve zaman zaman orada ziyaret etmelisiniz. Kuzu kısa süre içerisinde koyun olacak ve onun yanına gittiğinizde sizi gördüğünde hemen tanıyacak.
Süt ile Besleyin: Henüz yeni doğmuş bir kuzu süt ile beslenmekte. Bir süre sonra yem alabilir hale gelecektir. Eğer ki evde kuzu besleme gibi bir hedefiniz var ise köye yakın bir yerde olmanız sizin için daha iyi olacaktır. Temizlik ve Bakımına Dikkat Edin: Kuzu, zaman zaman evi kirletebilir. Bu konuda hazırlıklı olmalısınız. Bundan dolayı uygun ortamların da hazır olduğunu teyit edip evde bir kuzu bakmaya başlayın. Büyüdükten Sonra Meraya Salın: Kuzu yaklaşık 1 ay boyunca evde beslendikten sonra artık yeterli seviyede büyüyeceği için koyun sürüsünün arasına katılmalı. Bu veda sizin için belki zor olacak ama onu kendi ailesinin içine katmalı ve zaman zaman orada ziyaret etmelisiniz. Kuzu kısa süre içerisinde koyun olacak ve onun yanına gittiğinizde sizi gördüğünde hemen tanıyacak.